22 Eylül 2011

Ne Giydim (Giymiştim) Postu

İşten güçten biraz bunalınca, bilmem kaç GB'lık hafızası olan hard diskimi karıştırayım ve fotolara bi göz atayım dedim ve yine kendimi kaybettim :) "Ay aslında daha zayıfmışım bee, "Ayy elbisem ne biçim durmuş!", "Ne biçim poz vermişim yaaa!" diye düşünürken blog aleminin klasiği olan ne giydim postu yapayım dedim :)giydiklerim bu sene ve geçen seneki düğün nişan vs.lere ait.Malum şantiyede bayanlara özgü :P kıyafetleri pek giyemediğim için cicili bicili giyinmeyi ancak özel günlerde başarabiliyorum o da aslında yine spor-şık kıyafet olmuş oluyo..Bünye kaldırmıyo çünkü :P ..


Bu düğüne dair pek de fotoğrafım yok aslında boy fotoğrafı olarak bi tek bunu bulabildim elbisem gözükmese de lacivert  renkte , Pasta nasıl :) ?

Bu düğün için ilk başta bebek pembesi renk düşünmüştüm, ama sonra kardeşimle aynı renk olalım diye (kendisi pek istemese de :P) siyah beyazı tercih etmiştim..


 Bu  kıyafetim ise kına gecesinden, işten koştura koştura gitmek için çabaladığım için gayeet günlük bi kıyafet olmuştu..





20 Eylül 2011

Şantiyede son durumlar :)

Bu şantiyeye başlayalı yaklaşık 4 ay oldu ama o kadar hızlı ilerliyor ki aval aval bakıyorum sadece:)Ofis işlerine boğulduğum zamanlarda, işe gelip giderken kafamı bile kaldıramadığımı o zaman anlıyorum..Çünkü bir haftada neredeyse bir kat çıkıyorlar, kendi kendime "geçen hafta burası var mıydı yokmuydu" diye düşünüyorum, gitgide yükseliyoruz :) Bazı haftalarda pazar günleri bile çalıştığımızı düşününce çok da şaşırmamak gerek aslında , haftada bir gün izin yapmak o Pazar gününü öyle kıymetlendiriyor ki sindire sindire dinleniyorum, kısa süreye bir sürü iş sıkıştırıyorum, isyan etme zamanlarım da oluyo tabii ki ama ertesi gün hiç bilmediğim bir sistemi öğrenince, teknolojinin ne kadar ilerlediğinin farkına bir kez daha varınca  "Vaayyyy beee,, neler varmış da haberim yokmuş adamlar yapmış ağğbii "diyerek yüzümdeki munzur ifade ile gülümsüyorum :-)

                                        Arkamda vinçler ne romantik ne harika bir manzara !



                                            Şantiyenin temel atılırkenki zamanı ...


                                                               Ve bugünkü hali..



16 Eylül 2011

Kargo ve Hediyelerim:)


İşyerinizde yakışıklı biri elinde kocaman bir koli ile size doğru yaklaşırsa ne düşünürsünüz? :)
Acaba içinde ne var merakı ile hışımla koliyi açınca alttakiler bana, ben onlara bakıyodum :)

   Mühendis olunca, size gelebilecek en mantıklı  !  hediyeler bunlardan ibaret oluyor :)

                                   Numune ürünlerden Anahtar ve Priz serisi

Topraklama klemensi vida,civata dübel .. Ne kadar da romantik :)
Yangın tesisatı için röle..

Ve en beğendiğim ürün,son model varifocal  lense sahip bir kamera
                  
   Bir gün işyerime içinden süslü püslü ıncık cıncık şeyler çıkan bir koli gelecek mi acaba :) ?
   Yine de mutlu mesuduz yeni çıkan her ürünü kimse denemeden ilk biz görüyoruz :)

9 Eylül 2011

Bahçeşehir-Gölet

Bundan önceki değil,bir önceki şantiyem :) Bahçeşehir’de olduğu için ikinci memleketim Bahçeşehir olmuştu.Haftanın 6 günü, hatta bazı pazarlar bile çalıştığımız için (şantiye’de iş durmaz,mühendis hiç duramaz :)) çalıştığımız mekanın altı üstüne getirilmiş oluyor,bir anlamda şehir merkezine uzak bir ilçe sayılsa da sosyete mekanı olması,caféleri, düzenli altyapısı Bahçeşehir hayranlığımı artırıyor, bir Pazar günü tüm kardeşler toplanıp Bahçeşehir’deki Gölet Park’a gitmiştik,fotoğraflar oradan..




                                        
                                           Arkadaki görünen blokları biz yaptık !  :)




Gölet Türkiye’nin ilk ve en büyük suni göleti ve 26.000 m2 lik bir alanı kaplıyormuş,bu kadar büyük olduğunu bilmiyordum! Şehrin içinde kargaşadan uzaklaşmak ve güzel fotoğraflar için gidilmesi tavsiye edilir..


P.S: İnternette,parkın doğal hali bozulduğu ve taşkınlık yapanların önlenmesi için sadece Bahçeşehir’de ikamet edenler parka giriş yapabiliyor diye haberler mevcut, belki bu tarz uygulama yapılmıştır ne kadar doğru bilemiyorum ama gittik gördük kimse kimliğimizi sormadı !:)

8 Eylül 2011

Bolu-Gölcük Gezisi






Kız kardeşim Bolu’da okuduğu için; dönem başlarında ailecek Bolu yollarına düşüyoruz.Kendisi her gidişinde bir ton valiz doldurduğu için Otobüsle gitmesine imkan kalmıyor  Bize de fırsat çıkmış oluyor, en son gidişimiz aylar öncesinde olsa da fotoğraflara rastlayınca paylaşmak istedim.
Bolu küçük bir şehir olduğu için gezilecek pek de kısmı yok aslında ama civarları doğa harikası denilebilir,Bolu’ya 15 km mesafede mesire yeri olarak geçen Gölcük köyüne uğramıştık biz de..
Kartpostalların daha modası geçmemiş iken; ilkokuldaydım sanırım kartpostal koleksiyonum vardı, Gölcük’deki manzaralar bana o kartpostalları hatırlattı ne dersiniz?

7 Eylül 2011

Elektrik kabloları nasıl kullanılır?







Şantiyelerde çalışanlar bilir; elektrik tesisatında kullandığımız kabloların, parçalarından arta kalanlar bile baya değerlidir,çünkü iş bitiminde parça kablolar biriktirilir,toplanır ve hurdacıya "kg" fiyatıyla satılır,bakır fiyatları gitgide pahalılandığı için,eski şantiyemde biriktirdiğimiz kabloları,farklı seferlerde iyi paraya satıp işçilere mangal partisi yapmıştık :)yukarıdaki fotoğraflarda;elektrik tesisatının bir klasiği olan NYA kabloları "Takı" yapmak için kullanmışlar,ancak bayanların aklına gelebilirdi,bundan sonra parça kabloları hurdacıya satmayıp Çeyizime koymayı düşünüyorum :-)

Tekrar Hoşgeldim :)


Ne kadar uzun zaman olmuş blog açmaya karar vereli.. Mevsimler gelmiş geçmiş. Aylar birbirini kovalamış. Bu zaman içersinde hayatımda ne kadar fazla değişiklik olmuş yeni farkına varabiliyorum.Gün gelip kız kardeşim de blogger  olunca, yine aklıma düştü yazmak.. Blog ismine karar vermek çok da zor olmadı aslında  Kız kardeşime ben de blog açayım dediğim zaman “Kesin ismini Şantiye’li mantiyeli koyarsın” dediği vakit yanılmamıştı.Üniversite hayatım son bulduğunda “tecrübesiz yeni mezun bir mühendis” olarak iş arama süreci baya sancılı geçmişti, sonunda bir rüzgar bizi inşaat sahalarına savurdu.. Zaman içerisinde “Nerede çalışıyorsun?” diye soranlara inşaat’daaa, deyince suratlardaki ifadeleri görmeye de alıştım  Ama sonunda öyle bir bağımlılık oluştu ki şantiyelerden vazgeçemez oldum.Anne sözü dinleyip mesai saatleri belirli,haftasonu tatili olan,hanım hanımcık giyinip çalışabileceğim bir ortamı denemeye kalkınca da resmen bocalamıştım kiii , o vakit karşıma yeni bir şantiye daha çıktı..Bu konuların blog açmamla pek alakası olmasa da kendimle ilgili kısa bi tanıtım yapayım dedim Bakalım bu sefer vakit ayırabilecek miyim yeni nesil Günlük Defteri’ne..
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...